Papazın Çayırı, Taksim Stadı, Dolmabahçe Stadı ve emektar Ali Sami Yen derken bu güne değin geride kalan 100 yılı aşkın süre boyunca pek çok farklı statta maçlar oynadık. Her biri anılarımızda iyi kötü bir yer edindiler.
Ancak şimdi geldiğimiz nokta, endüstriyel futbol gerçeği karşısında her alanda yeniden bir yapılanmayı gerektiriyor. Yüksek gelir sağlayacak prestijli bir stadyum da bu yapılanmanın olmazsa olmaz öğelerinden birini oluşturuyor. 21. yüzyılda büyük bir kulüp olarak var olacaksak, bunun yolu günün koşullarına göre inşa edilmiş modern bir stada sahip olmaktan ve tarih yazmaya oradan devam etmekten geçiyor. Uzun zamandır sürdürdüğümüz yeni bir stada sahip olabilme mücadelesi de, işte tam bu gerçeğe denk düşüyor.
İlk Projeden Günümüze
Hatırlanacağı üzere Faruk Süren ve Mehmet Cansun dönemlerinde Ali Sami Yen’i yeniden inşa etmeyi esas alan iki ayrı proje hazırlanmıştı. Ancak onlar çeşitli gerekçelere bağlı olarak hayata geçirilme şansını bulamadılar. Şu an itibarıyla Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi yepyeni bir projeyle karşımıza çıkıyor. Statla ilgili eldeki projeler kesin avan proje aşamasına gelmiş ve temeli de atılmış durumda.
İnşaat normal koşullarda 2009-2010 sezonunda bitmiş olacak. 13 Aralık 2007'de temeli atılan Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi'nin, Türkiye’de halihazırda Olimpiyat Stadı ile Şükrü Saracaoğlu Stadının mevcutlar içinde en iyi statlar olarak göründüğü bugünkü ortamda, Türkiye’deki en modern ve en görkemli stat olacağını da hemen belirtmek gerekiyor. Stat, sahip olduğu özellikleri itibarıyla Avrupa’nın en iyi beş stadında biri olacak. Allianze, Schalke Arena, Amsterdam Arena veya Toronto’daki Sky Dome ayarında bir stat ülkemize ve dolayısıyla da Galatasaray’a kazandırılmış olacak. Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi görünümü ve planıyla da tek olacak. Örnek stat konumundaki Aslantepe, takriben 130 milyon euro’ya mal olacak ve bunun yaklaşık15 milyon euro’luk kısmı sadece çatı için harcanacak.
Stat Arazisi
Stat için ilk etapta 80 dönüm bir arazinin tahsisi uygun görülmüştü. Ancak kabul etmek gerekecek ki, 120 m2’lik bir arazi böylesi bir proje içindaha elverişli olacaktı. Stadın ilk olarak yapılması düşünülen arazi trafik vakfı kullanımında olup, bu bölüm bir noktadan sonra normal olmayan bir düşüşü içermekteydi. Doğal olarak stadın belirli bir kitlesini oraya sığdırmak mümkün olamayacaktı. Üçte biri hatta yarıya yakın bir kısmı deyim yerinde ise havada kalıyordu. Bu noktada 30 – 40 metrelik bir kot farkı oluşmaktaydı. Bunu yedirebilmek için zamanında buralara dökülmüş çöp dağlarının en azından 20 metre sıyrılması gerekecekti. Açıkçası stat inşası için belirlenen bu ilk nokta elverişli bir konuma sahip değildi. Bu durum maket yapıldıktan sonrada çok bariz bir şekilde ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine stadın inşa edileceği arazinin değiştirilmesi için yoğun bir çaba sarfedildi. Sonunda hem proje mimarı Mete Arat’ın hem de TOKİ’nin önerileri üzerine stadın yeri değiştirilerek şimdi inşa edilmesi düşünülen noktaya alındı. Bu konuda da Sağlık Bakanlığının hastane yapmak için uygun yer kalmadığı yönünde bir takım itirazları olduysa da, Başbakanın maketi görmesi ve projenin hayat geçirilmesi için onay vermesiyle bu sorun da aşılacaktı.
Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi projesi ASP firması tarafından hazırlandı. Bu tarz uluslararası projelerde daha önce çeşitli görevler üstlenmiş olan Mete Arat bu konularda son derece tecrübeli bir mimar olarak tanınıyor. Daha önce Stutgart’taki Stadın yenilenmesi çalışmalarında görev alan Arat, bunun yanısıra Milli Kütüphane, Arena Kapalı Spor Salonu ve Güney Afrika’da bir stad projelerine de imza atmış bir isim. Bu sebepledir ki, Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi projesinin de işinin ehli bir profesyonelin elinde olduğu söylemek abartılı olmayacak.
Rakamlarla Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi
Hiç şüphesiz ki, bir projenin somutlaşmış hali ve anlaşılabilirliği onun rakamlara dökülmüş dolayısıyla da uygulanabilir hale gelmiş durumuna bakmaktan geçer. İşte kesin avan proje aşamasına gelmiş olan Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi'ni daha iyi tanımamızı ve bilgilenmemizi sağlayacak bazı veriler. Futbolseverlerin heyecanla maçları Stadın kapasitesi 52 bin kişilik. Stadın araziye konumlanmasıysa kuzey-güney oryantasyonuna yakın bir açıda olacak.
Toplam saha boşluğu kenar çekmeleri ile birlikte yaklaşık 10.000 m2 olacak stadın tribünleriyse iki kademeli olarak yapılacak. oturum alanı yaklaşık 43.000 m2 olacak. Yapının Türkiye’de benzer inşaatlarda olduğu gibi dökme beton olarak yapılması planlanıyor. Stadın oturma basamakları prefabrik beton olarak yapılacak. Çatı ise çelik olacak.
Saha ve Tribünler
İki kademe olarak yapılacak tribünlere gelindiğinde alt kademe tribünlerin yaklaşık 20 derece eğimli olması öngörülüyor. Bu sayede alt tribünlerin iyi bir seyir için sahayı tam olarak görebilmesi amaçlanıyor. Üst kademe tribünlerinse eğiminin yine yukarıdan tüm sahayı taç çizgisi de dahil görebilmesi için tercihen 34 derece olması gerekiyor. Basamakların kot yüksekliğinin alt kademede 25 cm olması uygun görülmüş durumda. Kot yüksekliği üst kademedeyse eğim 34 derece veya üatünde olduğundan dolayı otomatikman 45 cm. olacak.
Tribünlerin sahaya yakınlığı da UEFA kriterlerine uygun olacak. Seyrantepe Stadında bunun yaklaşık olarak 6 m. olması düşünülüyor. Bu sayede hem reklam panolarının rahatça saha içine konması hem de gerekli hallerde itfaiye veya ambulansın rahatlıkla saha içine girmesi amaçlanıyor. Seyrantepe Stadında tribünler ile saha arasındaki 6 metrelik boşlukla bu statta hem seyirciler Ali Sami Yen Stadına göre sahaya çok daha yakın bir konumda maç seyredecekler hem de UEFA kriterlerine uyulmuş olacak.
Stadın Üzeri Nasıl Örtülecek?
Stadın üzerini tamamen örtecek olan açılır kapanır çatı yapılacak. Yuvarlak bir görünüme sahip olacak. Stadın üstünün açılıp kapanırlığı elektrikli bir motor sistemi ile çalışan iki kapak sayesinde sağlanacak. Bu kapaklar makasların bir ray üzerinde kaymasıyla açılıp kapanacak. Stadın üstü kapaklar kapandığında tamamı itibarıyla örtülmüş ooacak. Stadın tavanına basketbol salonlarındaki gibi dört taraflı bir skorboard asılması da mümkün olabilecek.
Shanın yeteri kadar ışık alabilmesi çimlerin bakımı açısından da büyük önem arzediyor. Eğer çimler yeteri ölçüde güneş ışığı almazsa çimlerin bakımı açısından sorunlara yol açabilecek bir mesele. Çünkü böyle bir statta çim değiştirmenin maliyeti çok yüksek.
Stadın Diğer Boyutları
Dolaşım alanlarının stat duvarından itibaren 15-20 m. olması düşünülüyor. Stadın etrafındaki trafik alanı da göz önüne alındığında toplam inşaat alanı 70 bin metrekareye ulaşıyor. Çok amaçlı statlarda kalıplar ve standartlar bellidir. Bu statları birbirinden farklı kılan şeyler çatı, dış cephe ve bu cephenin mimari tercihe göre aldığı biçim olmaktadır. Açılır kapanır kapaklar dolayısıyla hareketli yükü taşıyabilmek için dör tadet masif taşıyıcının dış cepheye yerleştirilmesi gerekecek Bu durumda da maliyet kaçınılmaz olarak yükselecek.
Stadın iç tasarımına tekrardan döndüğümüzde iki tribün kademesi arasındaki boşlukta süitler yapılacağı görülüyor. Bunlar iki kat olarak yapılacak. Süitler orta sahaya yakın kesimlerde, kısmen köşelerde yer alacak. Projenin alacağı nihai şekle göre belki bir miktar süit kale arkalarında da bulunacak. Süitlerin toplam sayısının 130 ile 150 arasında olması düşünülüyor. Bu arada ara bölgede bir takım boş alanlar da olacak. Buralarda toplam 1500 kişiye hizmet sunabilecek restoranlar, foot-court büfeler ve tribünler ile bağlantılı Lounge’ler (salonlar) yer alacak. Alt ve üst tribünlerin arkalarında dolaşım alanları da yer alacak. Dolaşım alanlarında büfe ve tuvaletler bulunacak. Kale arkası tribünler arkasında da yemek servisi yapan birimler olması düşünülüyor. O yerlerin dışa bakan kısımlarındaysa idari bölümler yer alacak. Planlamaya göre kulübün bir bölümü de orada yer alabilir
Statta açık loca olmayacak. Galatasaray için VIP, Basın, Protokol tribünleri olacak. Divan üyeleri ve Eski sporcular için bir bölüm ayrılacak. Ayrıca UEFA’nın 400 metrekarelik bir VIP salonu istiyor. Bu ihtiyaç Ali Sami Yen’de fiziksel koşulların yetersizliği yüzünden halen karşılanamıyor.
Seyirci ve Ulaşım
Burada kitle kontrolü önemli bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Misafir seyirci, açık tribün seyircisi gibi farklı seyirci gruplarının kontrollü bir şekilde stada giriş çıkışının sağlanması lazım. Koridorlar ve merdivenler bu ihtiyaçlara cevap verecek biçimde ayarlanacak. Seyirci 8-10 dakikada stadı boşaltabilecek. Stattaki otopark ise 4000’e yakın araç kapasiteli olarak inşa edilecek. Tabliyeler şeklinde kademeli olarak inşa edilecek otoparkın yüzde 60’ı kapalı, geri kalanı ise açık olacak. Otoparkın kademeli bir şekilde tabliyeler halinde inşa edilmesi katlı otoparklara göre giriş çıkışta da kolaylık sağlayacak. Stada seyirci taşıyan otobüsler ise Cendere yolundaki bir noktada park edecekler. Ayrıca görevliler ve güvenlik birimleri için de aynı mahalde belirli bir yer ayrılacak.
Metro ile gelenlerse TEM’in altından inşa edilecek bir geçitten geçerek stada gelecekler ve
yaklaşık 250 metrelik bir mesafeyi yürüyerek stada girebilecekler. Metro inşaatı ile burada yapılacak metronun manevra ve park istasyonlarının inşaatı halihazırda devam ediyor. Bunun yanısıra TEM’den stada ulaşabilmek için viyadük inşaatına da başlanmak üzere. Belediye tarafından yapılacak olan viyadük inşaatları da aynı şekilde devam ediyor.
Gelir Kalemleri
Peki Galatasaray’ın bu yeni stattaki gelirleri hangi kalemlerden oluşacak. Galatasaray’ın gelirleri öncelikle özel koltuk geliri yani kombine dediğimiz kalemden sağlanacak. Suitler de ayrıca önemli bir başka gelir kalemini oluşturacak. Restaurant, food-court ve büfe gelirleri, otopark gelirleri de Galatasaray’ın bu stattaki girdi sağlayan diğer kalemleri olacak.
Stat bütün bunların yanısıra hizmete girdiğinde üstünün de kapanabilirlik özelliği göz önüne alındığında yılın her zamanı çeşitli sanatsal ve sosyal etkinliklere ev sahipliği yapabilme imkanına sahip olacak. Bu yönü itibarıyla da Seyrantepe Stadı Galatasaray’a gelir kazandırmaya devam ederken, aynı zamanda İstanbul’un sosyal ve kültürel hayatındaki yeni bir çekim merkezi olarak da ön plana çıkacak.
Evet, Galatasaray yıllardır süren zahmetli bir sürecin sonunda yeni ama ondan da öteye endüstriyel futbolun gereklerine tam anlamıyla cevap veren modern bir stada kavuşmak üzere. Bugüne değin büyük özveriyle yürütülen çalışmaların artık meyvelerini toplama zamanı gelmiş bulunuyor. Seyrantepe arazisinin ve üzerinde yapılacak olan stadın 49 yıllığına bedelsiz olarak Galatasaray’a devrini öngören protokolün imzalanmış olması bunun ilk önemli adımını oluşturuyordu. Bunu, ihalesinin yapılması, Aralık 2007'de temelin atılması izledi. Sıra, planlara göre iki yıl sonra stadın açılışında. Sonrası mı? Sonrasıysa102 yıldır kazanılan zaferler zincirine yeni halkaların eklenmesine gelecek.
Onun için de şimdiden kombinenizi almakta ya da locanızın yerini belirlemekte fayda var diyoruz.